Bir Savaş Fotoğrafçısının Hayatına Dair...

[PaŞa]

Bir savaş fotoğrafçısının hayatına dair . Her fotoğrafçının izlemesi gereken bir film bence :begenme
"1,000 Times Good Night "
(2013)

İyi Seyirler...)

 

[rocker_tr]

"A Thousand Times Good Night" diye arayınca çıkıyor. Hemen izlemeye koyulur. ^^

Özet: Rebecca dünyanın en önemli savaş fotoğrafçılarındandır. Kocası artık tehlikeli yaşamına katlanamayacağını açıkladığında duygusal bir fırtına yaşar. Kocası ve küçük kızının Rebecca’ya ihtiyacı vardır; Rebecca da ailesini de işini de çok sevmektedir.

 

[birkarefotograf]

izlemeye değer bir film olduğunu düşünüyorum. Fotoğrafçılık özellikle savaş fotoğrafçılığı hiç de kolay değil

 

[ciddi]

Gece Vurgunu - Nightcrawler
isimli bir film var. Bu da sokak haberciliği ile ilgili gibi. Hani elinde kamera sokak muhabiri hesabı ama abi bu muhabir manyak biraz Aslında hani Pulitzer ödüllü bir fotoğrafçı vardı. Akbabaların ölmesini bekledikleri bir afrikalı çocuğu fotolayıp olaya insanlık namına müdahale etmediği için tepki çeken... Benziyor yani temeldeki "insani yön". İş için yada iş ne için(para) ise onun için insan insanlığından vazgeçmeli mi ? Bence temelde bu bir rahatsızlık !.. Bu filmde, örnek verdiğim fotoğrafçıda, izlemedim ama burada kısaca konusunu yazdığınız filmde de temel ortak yön bu bence. Öte yandan en temel "insanlık onurumuz" olarak niteleyeceğimiz yönlerimizden birisi "Para için asla kendimizi satmamak" değil midir ? İşte bunun içine "para", "isim : şöhret" gibi şeyler için de satmamak girer. En basitinden şöyle söyleyelim rayting almak yada popüler olmak için "soyunmak" ?! Yine benzer bir durumda, bu filmlerden yola çıkacak olur isek ödül için, para için vb. göz göre göre ölüme sebep olmak ! Ölüme mani olmamak ?! Bazen forumlardaki makro böcek fotoları için konuşulur hani "İnşallah o foto için böceği katletmedin" !.. Yok abi ölü böcek pazarı var, makrocular için özel böyle. Gidiyon ölmüşünü alıyon

 

[rocker_tr]

The Bang Bang Club - Savaşın Fotoğrafçıları (2010)

Dört savaş fotoğrafçısının gerçek hikayesi… Greg Marinovich (Ryan Phillippe), Joao Silva (Neels Van Jaarsveld), Kevin Carter (Taylor Kitsch) ve Ken Oosterbroek (Frank Rautenbach) 90'ların hemen başında Güney Afrika'ya gider Irk ayrımcılığının hüküm sürdüğü, vahşet ve şiddet dolu bu topraklarda ilk defa özgür bir seçim yapılacaktır Dört savaş fotoğrafçısı, bu kritik dönemde hayatlarını tehlikeye atarak dünyaya gerçekleri duyurmaya çalışır.

 

[PaŞa]

Gece Vurgunu - Nightcrawler
isimli bir film var. Bu da sokak haberciliği ile ilgili gibi. Hani elinde kamera sokak muhabiri hesabı ama abi bu muhabir manyak biraz Aslında hani Pulitzer ödüllü bir fotoğrafçı vardı. Akbabaların ölmesini bekledikleri bir afrikalı çocuğu fotolayıp olaya insanlık namına müdahale etmediği için tepki çeken... Benziyor yani temeldeki "insani yön". İş için yada iş ne için(para) ise onun için insan insanlığından vazgeçmeli mi ? Bence temelde bu bir rahatsızlık !.. Bu filmde, örnek verdiğim fotoğrafçıda, izlemedim ama burada kısaca konusunu yazdığınız filmde de temel ortak yön bu bence. Öte yandan en temel "insanlık onurumuz" olarak niteleyeceğimiz yönlerimizden birisi "Para için asla kendimizi satmamak" değil midir ? İşte bunun içine "para", "isim : şöhret" gibi şeyler için de satmamak girer. En basitinden şöyle söyleyelim rayting almak yada popüler olmak için "soyunmak" ?! Yine benzer bir durumda, bu filmlerden yola çıkacak olur isek ödül için, para için vb. göz göre göre ölüme sebep olmak ! Ölüme mani olmamak ?! Bazen forumlardaki makro böcek fotoları için konuşulur hani "İnşallah o foto için böceği katletmedin" !.. Yok abi ölü böcek pazarı var, makrocular için özel böyle. Gidiyon ölmüşünü alıyon

geçenlerde izledim o filmi hocam ama bana biraz sıradan geldi film çok durağan geçiyor bide sonlarda ortağının ölmesine sebebiyet verip onuda çekmesi yokmu..insanın para için hangi noktalra gelebileceğini gösteriyor...

 

[ciddi]

Filim için iyi demek zor zaten de içerdiği durum iyi. Ben de kazara bir keresinde yol ortasında 2 tane deşilmiş ölmüş güvercin yavrusu gördüm. Tüysüzler, belki 1 haftalık falan. Sarsıcı bir manzara idi benim için ki insan değil hani !!! Belki dedim hani hayatımda gördüğüm ender görüntülerden birisi, dur fotoluyim dedim. Yani kazara görmeki bakmak ve hele fotolamak harbi çok zordu. Ölmek üzere olan bir canlıyı fotoğraflamak ise çok daha zordur eminim. Gözlerinin önünde can çekişiyor veya işte biliyorsun ki son birkaç saati falan. Aman dedim, koy önüne bir obje çek fotusunu arkadaşım sen :alkis !.. Günlerce bu yavrulara bunu kim, niye yaptı diye düşündüm. Resmen uykularım kaçtı ve 2 yıl geçti hala da unutmamışım. Savaş fotoğrafçılığı gibi hani haber fotoğrafçılığı da zor iştir. Ne biliyim sokakta kaza falan fotoluyacaksın. Yaralılar falan var misal ?